- Kendime pek bir güveniyormuşum.
- Daha bir b.k olmama zaman varmış meğersem.
- İşten ayrılırken vedalaştığım insanlara s.ki t.aşağına denk rahatlıkta söylenen "yeni iş mi, yooo bulmadım ki, sadece artık burada çalışmak istemediğime karar verdim" gibilerinden özgür iradeli ve aşırı özgüven sahibi cümlelerin g.tümde patlaması pek şık oldu doğrusu!
- İş bulma sitelerindeki eleman ilanları meğerse her zaman ihtiyaca yönelik değilmiş, ne olmaz ne olmaz diye ellerinin altında bir sürü cv koleksiyonu yapmak içinmiş.
- Zorda kalındığında CV'ye birkaç beyaz yalan eklenebilirmiş.
- "Bir kere de canımın istediği gibi yapiyim, yeni bir iş ayarlamadan basıp gidiyim, tüm iş bulma süreci spontane gelişsin" didim, demez olaydım!
Bir de -gene iş bulma mevzuu ile igili- şöyle bir problem var: İşsiz olduğunu bilen eş/arkadaş/sevgili sana kıyak geçmek içn sektörden bir tanıdığına CV'ni yollattırır. Sen de büyük değil kocaman bir beklenti içine girersin bakalım hangi şirketten arayacaklar diye. Günün birinde ararlar öylesine bir şirketten, ....kişisinden bnm CV'mi aldıklarını söyler ve ön görüşmeye çağırırlar, ama zerre kadar o şirkette çalışmayı istemeyen ben, kibarca o işyerinin bana uzak olduğunu ama başka bir şubeye CV'mi yönlendirmeleri halinde memnuniyet duyacağımı söylerim. Sonuç: Hem o nüfuzlu kişiye karşı ben rezil olurum, hem beni ona öneren kişi rezil olur, böyle bomb.k bir durum ortaya çıkar. Ve tüm suç, CV'mi sırf "yaptım" demiş olmak için keko yerlere gönderen o nüfuzlu kişi değil de götünde donu olmayan ama hala nasıl bir kendini beğenmişlikle o işi reddeden ben oluyorum, gel de sinirlenme!!
Neredeyse telaşlanmaya başlayacağım lan iş yok diye, işin kötüsü ne biliyor musun? Eski işyerimden birilerinin bana tel. açıp da "naber yaa, nasıl gidiyor, buldun mu iş, aaa bulamadın mı, hani sen işsiz kalmazdın, bulurdun hemen" diye dalga geçme ve dedikodu süreçlerini kapsayan bir döngüye dahil olmak!!!!
Ben moralim düzgün olduğunda yazacağım gene ama şimdi paylaşacak pek neşeli birşeyler gelmiyor aklıma maalesef. Görüşürüz sanal insanlar!
"Biz sizi ararız." yalanını duymayan yoktur. Ama bunu söylemenin de bir vicdansızlık ve yüzsüzlük olduğunu söylemek basite kaçmak olur. sadece yapmacıklığın yapış yapış olduğu görüşmelerde insanların birbirinin gözünün içine bakarak kafalarındaki profile uymayanlara bilindik bir yalanı pişkin pişkin söyleme cesaretidir işin garibi..
YanıtlaSilinsan kaynakları bölümünün, sırf mini etekli çalışan profilinin erkek egemen bir dünyada kaldırıcı(azdırıcı) bir güc olması için kadınlara verilmiş bir görev olarak görüyorum.
Aklıma bir anım geldi. insan kaynaklarında, sekreterin(kadın) karşısında oturmuş. içerde insan kaynakları müdürünün (kadın) biraz önce yaptığı telefon görüşmesinden sonra yaşadığı öfkesinin geçmesini camekandan görüp. oturmuş bekletiliyorum. ne yapmaya gittiğim açık istifa edeceğim. Beni beklettiği her dakikada istifamın haklılığını ve güçünü artırıyor. Bir ara sıkılsamda birisi kapıyı vurup içeri giriyor.
-insan hakları nerde. diyor. içimden bende aynı soruyu soruyor. gülüyorum. dalga geçmekten çok bu sorunun haklılığıyla ve mizahi yanına nedeniyle aklıma geldikçe gülümsüyor. - gerçekten insan hakları nerde diye iç geçiriyorum.
İşşizlik stresi dayanılır şey değil. işsizken kendimizi işe yaramaz hissetmemizi bir kenara koyarsak. insanların: -iş bulabildin mi?; - çalışıyor musun?; -yine geziyorsun. laflarına karşılık cevap vermekteki basiretsizliğimiz oluyor. sanane aq'um demek istemiş ama pek umarsamadığım için tenezül bile etmediğim çok zaman olmuştur. tabii bir çok işe girip çıkınca.insanın yani işşiz insanın bağışıklık sisteminde şu gerçek ortaya çıkıyor. o da: 'çalışarak bir yere gelinmeyeceği ve hiçbir şey kazanamayacağımız.' bu düşünce paranız bitse dahi kadar bir süre rahat idare ettiriyor.
dipnot: işşizliğin iyi yanı böyle bir blogta keşfetme..