Haziran 07, 2011

Bir servis elemanının kafasından ışık hızıyla geçenler...

  • Birkaç kişinin muhabbet ettiği bir masada herkesten sipariş aldım ama senden alamadım. Neden? Çünkü sen beni görmemezlikten geliyorsun. Sanıyorsun ki sana servis etmekle görevli biri, yanıbaşında kök salınca kendini önemli fln addediyorsun. Burnu büyük, ukala, milleti küçümseyen garsonlardan lazım size çünkü. Yiyecek içecek kültürünü gittiği birkaç fancy ve pahalı cafeden edinmiş olan biri olduğunu bilmeme rağmen gene de sinir olabiliyorum.
  • İçerisinde domuz eti bulunduğunu hatırlatmam gereken menu item'ları var-Müslüman bir ülkede yaşadığımızdan olsa gerek! Bana "biliyorum zaten" diye ukalalık yapma.
  • Domuz eti katkılı o şahane sandviçi yeseler-ki yiyorlar zaman zaman da- bayılacaklar ama şu dinin lezzetin de alanına müdahele etmesinden hoşlanmıyorum. Hadi bırak misafiri, turizmciye ne demeli? Gerek derste şarapla yapılan o şahane elma tatlısının tadına bakmayanlar gerekse kokteyllerde servis ettiğimiz İtalyan menşeili o leziz aperatiflerin tadına sadece domuz içerdiği için bakmayanlar? Yahu en azından bir fikrin olsun diye dene be. Belki de beğenme olasılığıdır onu korkutan. Turizmci dediğin her b.ku yer, içer, yemek ve içmek zorunda! Food&Beverage (F&B) çalışanlarıdır bunu yapan, ulan misafir sonra "tadı neye benziyor", "hafif mi", "yanında içecek olarak ne tavsiye edersiniz", ...vs dese? PEMBE GÖZLÜKLERDEN KURTULUN! Bağnazlığınızı, dar görüşlülüğünüzü çalıştığınız yerin kapısında bırakın. Anlaştık mı? Efferim.
  • Menu item'larının altında zaten kısa bilgi var, ona rağmen bana hala Croque Monsieur'ün içinde ne var diye sorma! Okumaya da mı üşenir bir insan yaa...Yuh!
  • Çok bilmiş havalarda eline mönüyü alıp bana "Tiramisu'yu asıl İtalya'da yiyeceksin" "Geçenlerde buranın (söz konusu restoranımızın) Londra'daki şubesine gittik, şaahaaneyydii" gibisinden şeylerle kafamı ütüleme. Bana ne a.q., nerde ne b.k yersen ye. Parya olarak mı görüyor beni ne?
  • Önüne çok şık deri bir placemat koyuyorum ki masayı kirletme diye. Hayır hala anlamış değilim nasıl başarıyorsun o tabağındaki yiyecek ile masanın alakasız bir yerini batırmayı?! Parkinson hastasına da benzemiyorsun. Ben bakmadığımda eğlence olsun diye "uçak geliyooor, aç ağzını mı" yapıyorsun kendi kendine?! 
  • Menüden sipariş verirken büyük bir havayla kasılarak yabancı isimleri gö.ünden telafuz edenler: Birgün patlatıcam kahkahayı yemin ediyorum. Pıssss diye sönücek sonra havan:)
  • Tatsız yorum, şirretlik, şikayet, çemkirme, vs. durumları yaratıp kahveyi, tatlıyı ya da belki biraz indirim kapacağını sanan sütü bozuklara lafım yok. 
  • İnsanlar sizi selamladığında ya da uğurladığında en azından bir baş selamı verebilirsin. Senin zalah suratına gülümsemeye bayılmıyorum, inan! 
  • Şık Davranış Örneği: Eğer otelden/herhangi bir mekandan birisini ziyarete gittiğinizde o kişi size kesinlikle hesap ödetmiyorsa, tüm ısrarlara rağmen masaya bir sakal atın. Bu güzel bir jesttir ve bir sonraki sefer geldiğinizde muhakkak hatırlanır, daha ikinci gelişiniz olmasına karşın sanki oranın müdavimiymişsiniz gibi en içten ve özenli servisle ödüllendirilirsiniz. Gerçek bu. 
  • Şarabın içine buz istemeyin. Bu "nasıl olsa midemde hepsi karışacak" düşüncesiyle çorba,salata, ana yemek ve tatlının aynı tabakta yenmesi gibi birşey. O şarabın üreticisi g.tünü yırtıyor afedersin, "yok asidite, yok tanen, yok sıcaklık ve muhafaza değeri" diye. Soda iç o zaman, kokteyl iç. Yapma ama bunu şaraba. Kim başlattı acaba ilk? 
  • Sadece ilk seferde aklıma bunlar geldi, daha neler dökülür kimbilir gri hücrelerimi kassam az. Görüşürüz!

1 yorum:

  1. -- önerdiği yemeğin ardına müşteriye: çok sanşlısınız.. ustamız dün rakip bir firmaya kaçtığı için bulaşıkcımız yemeği yapacak. benden duymuş olmayın ama çok nefis yapar.. :) dedikten sonra müşterinin yemeği giyotin edilecek mahkum gibi beklemesi... :)))
    dipnot: bulaşıkcımız cidden iyidir.. (60 yaşlarında fıtıl biri...)

    YanıtlaSil